Obezite Tedavisinde Hangi Ameliyat Yöntemini Seçmeliyim?

Obezite Tedavisinde Hangi Ameliyat Yöntemini Seçmeliyim?

Obezite cerrahisinde hangi ameliyat yönteminin sizin için en uygun olduğunu belirlemek, genel sağlık durumunuz, cinsiyetiniz, beslenme alışkanlıklarınız, kilo fazlalığınız varsa yandaş hastalıklarınız (örneğin diyabet, hipertansiyon, uyku apnesi, gastroözefagial reflü) ve yaşam tarzınıza bağlıdır. Örneğin diyabet gibi metabolik yandaş hastalığı olan, reflüden muzdarip bir hastada cerrahi seçimi için gastrik bypass daha etkili olacakken uyku apnesi gibi ek hastalığı olan veya genç hastalar için obezite cerrahisi seçimi tüp mide ameliyatı yönünde olması daha doğru bir seçenek olacaktır.

Bu nedenle yöntem seçimini multidisipliner çalışan bir ekip ile hastanın beraber oturarak birlikte karar vermesi daha uygun bir seçenek olacaktır.

Obezite cerrahisinde yaygın olarak uygulanan yöntemler şunlardır:

1. Tüp Mide Ameliyatı (Sleeve Gastrektomi)

Obezite cerrahisinde en sık uygulanan yöntemdir. Midenin büyük kurvatur tarafındaki büyük kısmı alınır ve geriye tüp şeklinde dar bir mide bırakılır. Tüp mide ameliyatının avantajları ameliyat süresi kısadır, fizyolojik bir ameliyattır, daha az komplikasyon riski taşır, iştah kontrolü iyi sağlanır, bağırsakların düzeni bozulmaz.

2. Roux Y Gastrik Bypass Ameliyatı

Gastrik bypass ameliyatı tüp mide ameliyatından daha eski, uzun dönem sonuçları daha iyi bilinen bir obezite ameliyatı şeklidir. Küçük bir mide poşu oluşturulacak şekilde mide küçültülür. İnce barsağın belirli kısmı devre dışı bırakılarak bypass edilir. Gastrik bypass ameliyatının avantajları daha fazla kilo kaybı sağlanması, diabet gibi metabolik hastalıkların daha etkili bir şekilde düzeltilmesi, reflüsü olan hastalar için de aynı zamanda reflüyü tedavi edici etkisi şeklinde sıralanabilir.

3. Mini Gastrik Bypass

Gastrik bypassa benzer ancak mide poşu daha uzun bırakılır, devredışı bırakılan yani bypass edilen ince barsak kısmı normal gastrik bypassa oranla biraz daha fazladır. Metabolik etkinliği klasik bypass a oranla daha yüksetir. Bu nedenle diabet remisyonunda etkinliği daha iyidir.

Avantajları: Daha kısa ve daha basit bir ameliyat olması, komplikasyon oranının az olması, diabet hastalarında daha iyi remisyon sağlaması sayılabilir. Alkalen reflü (Safra Reflüsü) dezavantajından dolayı reflü hastalarında ilk seçenek olarak düşünülmemesi önerilir.

4. Duodenal Switch (Biliopankreatik Diversiyon)

Bu ameliyat şeklinde hem mide büyük oranda küçültülür hem de ince barsakların büyük kısmı devre dışı bırakılarak bağırsağın son kısmına yeni bir bağlantı oluşturulur. Günümüzde daha çok revizyon amaçlı kullanılır. En fazla kilo kaybı sağlayan yöntemdir ancak ciddi malabsorpsiyon problemleri ile karşılaşılabilir. Bu ameliyat sonrası hastalarda ömür boyu vitamin ve mineral takviyeleri gerekir.

Karar Verirken Dikkat Edilmesi Gerekenler

• Vücut Kitle İndeksi: Cerrahi genellikle BMI>40 veya BMI> 35 olan ve yandaş hastalığı olan bireyler için önerilir.
• Yeme Alışkanlıkları: Tatlı veya karbonhidrat ağırlıklı beslenen bireylerde gastrik bypass ameliyatları daha uygun olabilir.
• Metabolik Hastalıklar: Diabet veya diğer metabolik sorunlu hastalarda gastrik bypass ameliyatları daha uygun olabilir.
• Reflü Varlığı: Tüp mide ameliyatı reflü şikayetini artırabileceği için bu tarz hastalarda gastrik bypass ameliyatları ilk seçenek olarak düşünülebilir. Genç hastalarda ilk seçenek her zaman tüp mide ameliyatı lehine olmalıdır.